|
English Translation |
|
More meanings for yutmak
swallow
verb
|
|
yutkunmak,
geri almak,
sineye çekmek,
ezberlemek,
inanmak
|
ingest
verb
|
|
yemek,
mideye indirmek
|
gulp
verb
|
|
yutkunmak,
küçük dilini yutmak,
bastırmak,
içine atmak,
boğazı düğümlenmek
|
absorb
verb
|
|
emmek,
çekmek,
özümsemek,
anlamak,
devralmak
|
buy
verb
|
|
satın almak,
almak,
inanmak,
rüşvetle elde etmek,
pahasına elde etmek
|
choke down
verb
|
|
mideye indirmek,
lüplemek,
tutmak,
durdurmak,
kontrol etmek
|
drink in
verb
|
|
tadını çıkarmak,
doya doya seyretmek,
emmek
|
elide
verb
|
|
yuvarlamak,
atlamak
|
engorge
verb
|
|
tıkamak,
tıkınmak,
fazla doldurmak
|
engulf
verb
|
|
yutulmak,
içine çekmek,
dalıp gitmek
|
gulp down
verb
|
|
yutkunmak,
bastırmak,
lüplemek,
içine atmak,
boğazı düğümlenmek
|
pouch
verb
|
|
cebe indirmek,
torbalanmak,
torba gibi olmak
|
take down
verb
|
|
indirmek,
yıkmak,
sökmek,
parçalara ayırmak,
devirmek
|
eat up
verb
|
|
yiyip bitirmek,
tüketmek,
kökünü kurutmak,
yitirmek,
kısa zamanda katetmek
|
See Also in Turkish
yalayıp yutmak
verb
|
|
devour,
dispatch,
gobble,
gobble up,
lap
|
küçük dilini yutmak
verb
|
|
swallow,
gulp down,
gulp
|
orta heceyi yutmak
verb
|
|
swallow,
syncopate
|
çiğnemeden yutmak
verb
|
|
chew,
bolt
|
su içerek yutmak
verb
|
|
swallow,
wash down
|
oburca yutmak
verb
|
|
swallow,
ingurgitate
|
zokayı yutmak
verb
|
|
swallow,
bite
|
hapı yutmak
phrase
|
|
swallow,
be in the soup
|
Similar Words
|
|
|
|
|